30 Ekim 2017 Pazartesi

29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI’NIN 94.YILI KUTLU OLSUN (29 Ekim 2017 İlker Karagöz ile Çalar Saat Hafta Sonu)

29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI’NIN 
94.YILI KUTLU OLSUN
Sevgili Okurlar,
Bu vesile Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşlarına,
O’nun Askerlerine,
Aziz Kahramanlarımıza,
Vatan savunmasında hayatını kaybeden aziz Şehitlerimize,
Türkiye’nin kalkınmasına, Halkımızın refah ve mutluluğuna katkı koyanlara,
Selam olsun.
Onları rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
Herkese sağlık, mutluluk ve refahla,
Nice yeni yeni Cumhuriyet Bayramlarına ulaşmasınızı,
Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza dek yaşamasını diliyorum.
Şimdide bir Yazar olarak;
Bayram günü ortamında, Ankara’da Kızılay’a doğru gitmek için yola çıktığımda gördüklerimi, sizlere aktarmak,
Ülkeyi Yönetenlere ve Yönetmek isteyenlere de,
Bu vesile ile bazı önerilerde bulunmak istiyorum.
Eskişlehir yolunda dolmuşla, Kızılay’a doğru ilerlerken, Enerji Bakanlığı’nı geçtikten sonra, trafik yavaşlamaya ve DSİ kavşağına geldiğimiz de,
Yolun Kızılay istikametine, kum kamyonlarıyla kapatıldığını,
Sol istikamete yönlendirildiğini gördük.
Böylesi bir durum karşısında, dolmuştaki tüm yolcular, araçtan indi ve Kızılay’a doğru yürümeye başladı.
Ankara’da oturanlar bilir, bu nokta ile Kızılay arasında, 1 kilometre kadar yol var.
Genç, yaşlı çocuk, herkes Kızılay’’a doğru yürümeye başladı.
Aslında buna benzer görüntüler ve uygulamaları, daha önceki Milli Bayramlarımızda da, gördük, yaşadık.
Daha önceki engellemelerde, Ankara Büyük Şehir Belediyesi’ne ait kum kamyonlarını görüyorduk,
Bu defasında Büyük Şehir’in değil, SİNCAN Belediyesi’nin kum kamyonları vardı.
Bu durumunda, Melih GÖKÇEK’in ;
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın talebi ile
Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanlığı görevinden ayrılmak zorunda kalmasıyla ilgili olduğu söylenebilir…
Kızılay’a doğru yaya olarak ilerlerken, kısa mesafelerde polis kontrolleri ve aramalar vardı…
Aslında bu noktada, Kızılay istikametinden-Eskişehir yolu istikametine doğruda, araç trafiğinin kapalı olduğu anlaşılıyordu.
Nihayetinde, kaç polis noktasından geçtikten sonra, Kizılay-Güvenpark’a vardık.
Kızılay’da metro hariç, bütün istikametler, sivil araç trafiğine kapalı olduğundan,
Kızılay Meydanı’nda ve Güvenpark’ta çok az insan vardı.
Bayramın anlam ve önemine binaen, Yetkililer tarafından twertip edilmiş bir organizasyon, Bando etkinliği falan yoktu…
Halbuki 15 Temmuz 2016 başarısız Askıeri Darbe vesilesi ile
Aynı mekânda, 1 ay boyunca sazlı-sözlü etkinlikler yapılmış, nutuklar atılmış,
Herkese geliş ve gidişler, EGO otobüslerinde bedava yapılmış,
Etkinlik için gelenlere, bedava yiyecek, içecek dağıtılmış,
Minarelerden salalar okutulup, çoğu zaman Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  ERDOĞAN içerikli anonslar yapılmıştır.
Bu örneklerden hareketle şuraya gelmek istiyorum.
Söz konusu Milli Bayramlarımız, ATATÜRK, Cumhuriyet olunca,
Her nasılsa, akla hayale gelmeyen engeller çıkartılıyor,
Cumhuriyet’in kazanımları aşındırılmaya çalışılıyor,
ATATÜRK’e hakaret ve O’nu küçültme çabaları ve ATATÜRK heykellerine sadırılar,
Bir şekilde devam ediyor,
Failleri belli olsa bile
Önleyici cezalar verilmiyor…
Kurtuluş Savaşı bütün zorluk ve 
yoksulluklara rağmen; Vatansever Askerler
tarafından kazanılmış, Türkiye 
Cumhuriyeti bu şartlar altında 
kurulmuştur. Kıymetini bilmek lâzım.
AMA 
BÜTÜN BUNLARA
RAĞMEN;
Halkımızın Mustafa Kemal ATATÜRK’e sevgisi, bir türlü azalmıyor,
ANIT KABİR, her defasında daha büyük kalabalıklarla dolup, taşıyor.
Bu vesile ile 94 yıl önce 29 Ekim 1923’te kurulan Türkiye Cumhuriyeti kazanımlarının,
Halkımızın çok büyük bir kısmı tarafından özümsenip, kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Halkımızın refah ve mutluluğu ile
Bizlere emanet edilen Türkiye Cumhuriyetini, ekonomide, sanayide, tarımda, hayvancılıkta, eğitimde, askeri teknolojide en üst noktalara getirmek,
Amerika gibi Almanya gibi, İngiltere Fransa gibi
Rusya, ÇİN ve Japonya gibi Devletlerle
Dünya yönetiminde teknolojik yarışta, bizde varız demek için;
Kendimize aklın ve bilimin yolunu rehber edinmemiz lazım.
Kimse enerjisini, boş yere harcamasın!...
Başkaca bir yol yok!...
Bir şeye daha dikkatinizi çekmek istiyorum.
Kızılay’da yüksel Caddesi’nde, Kitap Okuyan Kız Heykeli’nin etrafı,
Polislerin açılır-kapanır barikatları ile çevrelenmiş durumda,
Heykelin yakınındaki ve sivillerin yoğun olarak bulunduğu bölge, polislerin sürekli kaldığı bir yer. Burası da yarı şeffaf levhalarla kapatılıp, görünmez getirilmiş
Bu gibi uygulamalar neticesinde, Halkın yaşam alanı daraltılmış…
Kızılay’da çok yerde, kapatılmış şekilde, polis barikatları var.
Böylesi bir durum, böylesi bir manzara;
Özellikle Yabancıların gözü ile
Türkiye’nin geldiği nokta itibarıyla bir olumsuzluk olarak algılanabilir…
Bence böylesi görüntüler olmamalı…
Saygılarımla 30 Ekim 2017 Pazartesi
                                          Makine Yüksek Mühendisi Ahmet YALVAÇ
                                                  Enerji Uzmanı – Gazeteci Yazar
                                                                                                              a_yalvac@hotmail.com

5 Ekim 2017 Perşembe

DUYURU VE ÇAĞRI


MÜZİK EVRENSELDİR, RUHUN GIDASIDIR, BİRLEŞTİRİCİDİR. SİYASİ PARTİLERİN HER ALANDA, PLAN VE PROJELERİ OLMALIDIR. BEN ADALET PARTİSİ’NİN BU ETKİNLİĞİNİ; FARKINDALIK YARATMASI AÇISINDAN, ÖNEMLİ BİR ADIM OLARAK GÖRÜYORUM
Sevgili Okurlar,
Bildiğiniz üzere ben, Enerji Uzmanı bir Yüksek Mühendisim ve Türkiye’nin Enerji sorununu çözmeye talibim ve bu konuda kapsamlı çalışmalarım, plan ve projelerim var ama ben çok yönlü bir kişiyim.
Bir Yazar olarak;
Ülkemiz açısından sorun yaşanan her konuya ilgi duyuyorum ve bir şeyler yapmaya çalışıyorum
Müzik ve Sanatsal konular da;
Özel ilgi alanlarımdan biri..
Örneğin ben, bu yıl üçüncüsü olacak, Makine Mühendisleri Odası – Ankara Şubesi’nin düzenlediği, düzenleyeceği, Türk Sanat Müziği Koro çalışmalarına katılıyorum. Benim açımdan yararlı olduğuna inanıyorum.
Şarkıda söylüyorum.
Bu yıl Parlamenterler Derneği’nin tertiplemiş olduğu, TSM Koro çalışmalarına da, katılmaya başladım.
Web sitemde, Makine Mühendisleri Odası’ Ankara Şubesi’nin 2016’da tertiplemiş olduğu konser ile
Türkiye Parlamenterler Derneği’nin 2017’de tertiplemiş olduğu TSM Konserini de,
Web sitemde yayınladım.
Bu 2 Yayını izlemenizi ve yaptığım yorumları da, okumanızı öneririm.
Her konuda olduğu gibi, Müzik, Opera, Bale,Tiyatro, Resim ve Heykeltıraşlık gibi konularda da, sorunlar yaşıyoruz.
İktidar Partisi’ni bu gibi konulara ilgi duymadığı, ya da gereksiz gördüğü,
Siyasi Partilerin de, bu gibi konularda yaşanan sorunlara kafa yormadığı, çözüm üretmediği bir ortamda,
Yaptığım bu sanatsal yayınlarla,
Bir toplumsal hizmet yaptığıma, bir boşluğu doldurduğuma inanıyorum.
MUASIR MEDENİYETLER SEVİYESİNE ÇIKMAK İÇİN; HER KONU DA GELİŞMEK VE EN İYİSİ OLMAK LAZIM….
Örneğin Ülkemizin de;
Almanya, İngiltere, Fransa, Amerika Birleşik Devletleri, Japonya gibi gelişmiş devletler;
Müzik de dahil, hayatın bütün alanlarında,
Eğitim, ekonomik, teknik, sosyal, siyasal, sağlık, tarım, hayvancılık ve ismini saymadığım, daha pek çok konuda da gelişmiş ülkelerdir.
Bir Alman ATASÖZÜ vardır: Şeytan Detayda Gizlidir.
Eğer Türkiye her konuda gelişmiş bir Süper Devlet, bir Süper Güç olmak istiyorsa;
Aklın, Mantığın ve Bilimin ışığı altında, her konu da detay çalışması yapmalı ve uygulamaya koymalıdır.
Siyasi Patilerin bir şeyler yapması için;
İktidar olmayı beklemeye gerek yok.
Ortaya koydukları plan ve projelerle;
Halkımız için, bir umut, bir ışık olduklarını göstermeleri lazım.
Bu açıdan ADALET PARTİSİ’nin sanatsal anlamda başlattığı bu hamleyi, çok önemsiyorum.
Tüm sorunların çözümü konusunda, Niçin Olmamız Gereken Yerde Değiliz, başlığını taşıyan Makaleye bir göz atmanızı, PLAN VE PROJELERİM ara başlığını taşıyan bölümü okumanızı öneririm.
ADALET PARTİSİ’NİN TSM KOROSU; BÜTÜN TEŞKİLATLARDA YAYGINLAŞTIRILMALI VE ÖNCELİKLE YÖNETİCİ KADROLAR, HEPSİNE OLMASADA, BİRKAÇ ÇALIŞMAYA MUTLAKA KATILMALIDIR.
Sosyal alandaki bu faaliyet;
Adalet Partisi’nin, Halkımız nezdinde bir umut olması noktasında, iyi bir başlangıç olur.
Eğer bu faaliyetler devam eder ve başka alanlara da yayılırsa, çok yararlı olur.
Örneğin, ADALET PARTİSİ Futbol, Voleybol, Basketbol takımları gibi..
Eğer bu gibi sportif konularda da, alt yapı oluşturulursa,
Türkiye büyük paralar ödeyerek, dışarıdan sporcu ithal etmekten de kurtulur,
Ve Bizler, bu gibi konularda da, iddialı ve süper olabiliriz.
ŞİMDİ TSM KOROSU’NUN ADALET PARTİSİ’NE VE TÜRKİYE’YE SAĞLAYACAĞI FAYDA AÇISINDAN, BASİT BİR HESAP YAPALIM
Örneğin Türkiye çapında, 100 Koro olsun ve her Koroda 30 öğrenci olsun.
30x100 =3000 kişi, kurs görmüş, bilgilerini yenilemiş ve kendini geliştirmiş olsun.
Bu vesile ile, Türk Sanat Müziği konularında da, süper yetenekli insanların ortaya çıkmasına vesile olacağız.
Tabi ki, başka Siyasi Partiler ve başka Sivil Toplum örgütleri de, böylesi bir yarışa katılılırlarsa,
Çok daha iyi sonuçlar elde edilmesine, vesile yaratılmış olunur.
100 Teşkilat için,100 Konservatuar çıkışlı öğretmen için;
Bir istihdam da yaratılmış olur.
Ve sonuçta böylesine yararlı sosyal faaliyetlere önem veren, öncülük eden bir Siyasi Parti;
Toplum açısından, yeni bir umut, yeni bir heyecan olur.
Bu konuda ADALET PARTİSİ’ne basarılar diliyorum.
TSM Korosu ile başlayan bu girişimin;
Her türlü müzik alet ve ekipmanlarının Türkiye’de de yapılmasına,
Vesile olmasını da, temenni ediyorum.
Bundan önceki Makalede, kendime ud almak için yaptığım araştırmada, bir Keman imalatçısı ile tanıştım.
Bu vesile ile keman imalatında kullanılan ahşap malzemeler,Ladin ve Akça Ağaç kerestelerinin bile
Bu ağaçlar Türkiye’de yetişmesine rağmen,
Temininde yaşanan sorunlar nedeniyle,
Bu kerestelerin, daha çok Yurt dışından temin edildiğini söyledi…
Bu gibi sorunların da, çözülmesi lazım.
Saygılarımla 5 Ekim 2017 Perşembe
                                         Makine Yüksek Mühendisi Ahmet YALVAÇ
                                                 Enerji Uzmanı – Gazeteci Yazar
                                                                   a_yalvac@hotmail.com